· Ve şunu da bilin ki Tanrı’nın gözleri bir sarayın görkemli kapılarının ardında olanları da görür, bir kulübenin kerpiç duvarları arkasındakileri de. Sarayların duvarları arasında neler görüyor acaba?
**
· Kardeşlerim balık baştan kokar!İnsan topluluklarında da bu böyledir. Kokuşmuşluk baştan tabana yayılır.
**
· Kervan uzaktan bir alay gibi görünür; yakından bakıldığında bir köydür; öyküleri, şakaları, takma adları, dolanları ve düzenleriyle, sürtüşmeleri, dargınlıkları ve barışmalarıyla, geceleri okunan şiirleri, söylenen şarkıları, bütün tarlalardan, insanların doğduğu ya da sık sık geçtiği topraklardan çok uzakta bir köy.
**
· Ben öğrenim için gelmedim. Çünkü bilgi insanın kollarını ağır zincirler gibi aşağıya doğru çeker. Sen hiç bir hukukçunun bir orduya komutanlık ettiğini ya da bir krallık ettiğini duydun mu?
**
· Köylüler anlaşmaya zorlanıyorlardı. Yaklaşık yüz ailenin ayrılmasına izin verilmişti. Birçoğu Fas’a gelip yerleşmiş, birçoğu da kimsenin onları bulamayacağına antler içerek dağlara kaçmışlardı. Geride kalanlarsa vaftiz edilmişti. Müezzinin sekiz yüz yıl boyunca inananları namaza çağırdığı Endülüs topraklarında ‘Allahuekber’ sözünün söylenmesi olanaksızdı. Şimdi artık kimse ölmüş babasının başında Fatiha okuyamıyordu.