İspanyollar 1490’larda Amerika’nın fethine başladıklarında İngiltere yıkıcı bir iç savaşın, Gül Savaşları’nın ardından toparlanmaya çalışan küçük bir Avrupa gücüydü. Yağma ve altın için kapışacak ve Amerika’nın yerli halklarını sömürme fırsatından yararlanacak durumda değildi. Yaklaşık 100 yıl sonra, 1588’de, İspanyol Armadası’nın, İspanya Kralı II. Felipe’nin İngiltere’yi işgal girişiminin ve şans eseri bozgununun siyasal şok dalgaları tüm Avrupa’ya yayıldı. İngiltere’nin zaferi büyük bir sürpriz olsa da, sonunda sömürge imparatorluğu macerasına katılmalarına olanak tanıyan denizlerdeki artan İngiliz girişkenliğinin de bir işaretiydi.
Bu yüzden, İngilizlerin Kuzey Amerika’yı kolonileştirmeye tam olarak aynı dönemde başlamaları rastlantı değildir. Ama geç kalmışlardı. Kuzey Amerika’yı cazip olduğu için değil sadece uygun olduğu için seçtiler. Amerika’nın sömürülecek yerli halkın bol olduğu ve gümüş madenlerinin yer aldığı “arzu edilir” kısımları çoktan işgal edilmişti. İngilizlere artıklar kalmıştı.