Allah’tan yüz çevirerek, “Ey falan veli, benim şu arzumu yerine getir.” diyen şaşkın insan, ne dediğinin farkında değildir. Ancak bir insanın, büyük bir insana dehalet ederek, “Allah’ım, benim Sana kaldıracak liyakatta ellerim yoktur. Onun kalkan ellerinin gölgesi altında arzumu Sana takdim ediyorum.” demesinde de bir mahzur yoktur. Vâkıa, bu da tevazu ve hakkı teslimin, Hak katında bir insanın makbuliyetini kabulün ifadesidir. Bu iki meseleyi birbirine karıştırmamak gerekir.