Friday, March 7, 2014

Kur'an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali [Ali Ünal] 42: Hicr Suresi'nden 3 - Ahiretin Varlığına Deliller

“Dünya, kendine has sayılamayacak kadar çok nakışla süslenmiştir. Ay ve güneş dünya sarayının lâmbaları, yerin bilhassa yüzü ise, özellikle canlılar için zengin bir mutfak ve sofra olma vazifesi görmektedir. Ağaçlar, göz alıcı güzelliklerle donanıp, gözleri tatmin ettikten sonra çeşit çeşit meyvelerini her yıl yenilenmiş olarak gözü de iştahı da doyuracak şekilde sunmaktadır. Bütün bunlar ve daha başka pek çok gerçekler, sınırsız bir kerem, ihsan ve cömertlikten izler taşımaktadır. Fakat dünya hayatının sınırlılığı, buna karşılık, bilhassa insan gibi şuurlu varlıkların emel ve arzularının sonsuza uzanıp dünyada tam tatmin olmaması, dünyanın doyma değil tatma yeri olduğunu, fakat tam tatmin için de bir başka hayatın bulunduğunu açıkça ortaya koyar. Yoksa lezzetin sona ermesi elem, elemin sona ermesi lezzettir. Eğer nimetlenme ve tatmanın sonsuz, doymanın mükemmel olduğu bir başka hayat bulunmamış olsaydı, dünya hayatının sınırlılığı, dünyada sunulan nimetleri sadece eleme çevirirdi. Bu ise, sonsuz kerem, cömertlik ve ihsana zıttır. Sonsuz cömertlik ve ihsan, sınırsız vermeyi ve ihsan etmeyi gerektirir. Bu da, ölümsüz ve sınırsız bir hayatı gerektirir. Ayrıca, ihsan ve cömertlik, teşekkür veya şükür de ister; bu, insanın fıtratına yerleştirilmiştir. İnsaniyet ancak teşekkür veya şükürle kaimdir. Sonsuz cömertlik ve Ihsan Sahibi’ne şükür için de dünya hayatı yeterli değildir; o da, sonsuz ve sınırsız bir başka âlem, bir başka hayat ve şükredeceklerin sonsuzluğunu ister.”