Farz edelim ki Matilda Teyzem güzel bir kek pişirmiş olsun ve dünyanın en seçkin bilim adamlarından oluşan bir topluluğa bu keki analiz etmeleri için vermiş olalım. Ben, bu toplantının başkanı olarak, onlardan keki açıklamalarını isteyeyim; onlar da üzerinde çalışsınlar. Gıda bilimciler bize bu kekteki kalori miktarını ve onun besleyici etkisini anlatacaklar; biyokimyacılar kekteki proteinlerin, yağların ve benzerlerinin yapısı hakkında bilgi verecekler; kimyacılar içerdiği elementlerden ve aralarındaki bağlardan bahsedecekler; fizikçiler kekteki temel partikülleri analiz edecekler; matematikçiler de şüphesiz bu partiküllerin davranışını açıklayan zarif formüller önereceklerdir.
Şimdi bu uzmanlardan her birinin kendi disiplinine göre kek hakkında yapmış olduğu eksiksiz açıklamalar neticesinde kekin tamamıyla izah edilmiş olduğunu söyleyebilir miyiz? Bize kekin nasıl yapıldığı ve değişik bileşenleri arasındaki ilişkilerin nasıl olduğu konusunda kesin açıklamalar yapıldı fakat ben bu uzman heyete son bir soru daha sorsam ve desem ki: ‘Kek niçin yapıldı?’ Ne diyebilirler? Oysaki Matilda Teyze’nin yüzündeki tebessüm, cevabı bildiğini göstermektedir; çünkü keki o pişirdi ve bunu bir amaca binaen yaptı.
Gerçek şu ki, dünyadaki bütün gıda mühendisleri, biyokimyacılar, kimyacılar, fizikçiler ve matematikçiler bu soruya cevap vermekten acizdirler. Bilim adamlarının kendi disiplinlerinin bu soruya cevap veremeyeceğini ifade etmeleri o disiplini aşağıladıkları anlamına gelmez. Onların disiplinleri kekin yapısı ve doğası hakkındaki sorulara cevap verebilir ki bu ‘nasıl’ sorusunu cevaplamaktır; fakat kekin yapılış amacının ne olduğuna ilişkin ‘niçin’ sorusuna cevap vermez. Aslında, bu soruya cevap vermenin tek yolu, Matilda Teyze’nin bize kekin yapılış sebebini bildirmesidir. Eğer o bize bu sorunun cevabını açıklamazsa bilimsel analizlerin hiçbiri bizi bu konuda bilgilendiremeyecektir.
***
Eğer evrenin ardında bir Akıl var ise ve o Akıl bizim burada olmamızı istediyse sorulması gereken en önemli soru şudur: Neden buradayız? Varlığın amacı nedir? İşte insanın kalbine en çok tesir eden soru… Evrenin bilimsel analizi bize bu cevabı veremez; yani Matilda Teyze’nin keki neden yaptığını, bilimsel analizle değil, ancak bambaşka bir şey ile açıklayabiliriz. Kekin bilimsel izahı belki onun insan için faydalı olduğunu söyleyebilir; hatta onun insanların besin ihtiyacına göre hassas bir şekilde ayarlandığı için onlara özel tasarlanmış bir şey olduğunu da söyleyebilir. Diğer bir deyişle bilim kekin ardında bir amaç olduğu sonucuna dikkat çekebilir; fakat bu amacın tam olarak ne olduğunu söylemekten acizdir. Bunu kekin içinde aramak çok saçma olur. Bize bunu sadece Matilda Teyze’nin kendisi anlatabilir. Gerçek bilim bu noktadaki yetersizliği yüzünden utanmamalı, sadece böyle sorulara cevap verecek yetilere sahip olmadığının bilincine varmalıdır. Bu nedenle, evrenin amacının ne olduğunu ve bizi burada niye bulunduğumuzu bulmak için, sadece evreni oluşturan teme bileşenlere (madde, yapı ve süreçlere) bakmak metodolojik açıdan ciddi bir mantıksal hata olurdu. Nihai cevap ancak, evrenin dışında olmalıdır; tıpkı Matilda Teyze’nin kekle olan ilişkisi gibi evrenle de aynı cinsten ilişkisi olan bir Zat’tan gelmelidir bu cevap.
Evrenin ardında soyut bir kavram ya da kör bir fiziksel güç değil Tanrı vardır. tanrı, Yaratıcı bir Zat’tır. Tıpkı Matilda Teyze kekin bir parçası olmadığı gibi Tanrı da yarattığı evrendeki maddenin bir parçası değildir.