Friday, December 13, 2013

Kur'an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali [Ali Ünal] 14: Maide Suresi'nden 2 - Tevbe ve Şükür


Hani bir zaman Musa halkına şöyle demişti: 'Ey Halkım! Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın'.

Bir insanın gerçek insanlığı iki önemli haslette yatar ve denebilir ki bu iki haslet, ona hidayetin bahşedilmesine de vesiledir. Bunlardan biri, insanın aczini, kusurunu ve hatalarını kabul edip sürekli istiğfar hali içinde bulunması; diğeri ise, kendisine yapılan en küçük bir iyiliği bile takdir edip teşekkürle mukabele etmesidir. Nankörlük, kibir, enaniyet ve zulüm, bunların zıddı olup, küfre de sebeptir. Denebilir ki, istiğfar ve teşekkür bilmeyen insan, sureta insan da olsa, gerçekte insanlıktan çıkmış biridir. Bu bakımdan, vicdanı bütün bütün kararmamış bir kişi, hatasını kabulden kaçınmayacağı gibi, kendisine yapılan iyilikleri de takdir eder. Bu sebeple Kur’ân, insanlara bir yandan Allah’ın onlara olan nimetlerini hatırlatır ve onlardaki şükür, teşekkür duygusunu harekete geçirirken, bir yandan da bu nimetlere karşılık, düşmemeleri gerektiği halde düştükleri çukurları hatırlatarak, onları istiğfara çağırmaktadır. Bu iki husus, hem gerçek insanlık, hem de tebliğ adına çok önemlidir.