Saturday, October 18, 2014

Kur'ân Etrafında


  • Kur’ân’dan uzak bir hayat uğursuzdur, bereketsizdir. Kur’ân’dan uzak bir milletin hayatında dedikodu, keşmekeşlik ve Kur’ân’dan uzaklık nispetinde anarşi vardır.


  • “Kur’ân okumayan mü’min de hurma gibidir. Onun kokusu yoktur fakat tadı vardır, tatlıdır.” Böyle bir mü’min imanın tadını tatmasına ve Kur’ân’ın halâvetine ermesine rağmen, Kur’ân’ı okumadığından dolayı etrafa tesir edemez ve çevresi de Kur’ân’ın o güzel kokusundan faydalanamaz. Bu sebeple Kur’ân mahsur kalır. O, mü’mindir, fakat Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyan’ın kokusunu, etrafa yayacağı nurları sınırlandırmış ve had altına almıştır. İşte bu da, Kur’ân okumayan, onun hakikatlerine ve inceliklerine bağlanmayan ve Kur’ân’ı neşretmeyen, anlayışı kısır mü’minin misalidir.


  • ... panteist... “Her şey O’dur.” der. Ama biz Kur’ân talebeleri “Her şey O’ndandır.” demek suretiyle fark’ın en büyük mertebesini ifade etmiş oluruz.


  • Bir âyet indiği zaman, Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) vahye dayanarak: “Bu âyet falan sûrenin şu âyetidir.” derdi. Onlar da bu âyeti oraya kor, ona göre ezberlerlerdi. Kur’ân-ı Kerim’in sûreleri de yine vahye dayanarak sıralanmıştır.