Sunday, July 27, 2014

Dinlerarası Diyalog


Dinlerarası diyalog, dinlerin üstünlüğünün söz konusu edildiği ve karşılıklı atşmaların,
sataşmaların yaşandığı bir münazara olmadığı gibi, "beni dinleme mecburiyetindesin" çizgisinde bir monolog, "biz Hz. İsa ve Hz. Musa'yı kabulleniyoruz, siz de Hz. Muhammed'i (s.a.s.) kabulleneceksiniz" anlamında bir dayatma platformu da değildir.

***



***
Biz hoşgörü, diyalog, herkese saygı, herkesi kendi konumunda kabullenme derken, Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem)'in Medine Vesikası'nı seslendiriyor, Veda Hutbesi'nde beyan buyurdu›u hakikatleri haykırıyoruz. Böylece vazifemizi ve vecibemizi yapıyoruz. Kaynaklarımız bunun böyle olmasını söylüyorsa, bunu bir vazife ve vecibe olarak müntesiplerinin omuzlarına yüklüyorsa bu süreci biz kendimize mal edemeyiz. Hiç kimse de edemez. O sizin şefkatinizin, merhametinizin ürünü değildir. Aksine İslam'ın şefkati, merhametidir. Bizden öncekiler bu noktada kusur yapmış, dâhilî veya hâricî sebeplerle, haklı ya da haksız nedenlerle farklı bir yolda yürümüş olabilirler. Bunlar bizi alakadar etmiyor, biz yapabilirsek, yapabiliyorsak vazifemizi yapıyoruz.

***
Hocaefendi'de insan telakkisi ve buna bağlı olarak insana sevgi ve muhabbet anlayışı başkaları ile diyalogda merkezî bir role sahiptir. Onun insan telakkisi tek kelime ile İslam'ın insan telakkisidir. Yunus Emre'nin enfes ifadesiyle "Yaratandan ötürü yaratılanı sevme" diye özetleyebileceğimiz bu anlayış, yaklaşım ve kabul Hocaefendi'nin insanlarla ferdî ve içtimaî iliflkisinin temelini oluşturmuştur. İki noktaya dikkat çekiyor Hocaefendi; bir; "Sevgi varlığın sebebi, özü ve varlıkları birbirine başlayan en güçlü bağdır." İki; insan Allah'ın sanatdır. Öyleyse "Allah'ın sanatı olan insanlara sevgiyle yaklaşmama, Allah'ı da, Allah'ı sevenleri de, Allah'ın sevdiklerini de rencide eder." Allah'ı rencide eder; çünkü bu O'nun sanatına karşı alakasızlıktır. Allah'ı sevenleri ve O'nun sevdiklerini rencide eder; çünkü Allah'a karşı olan alakasızlık bunlara karşı alakasızlıktır. Öyleyse insana farklı bir bakış açısı Müslümanın kendi temel çizgisinden kayması demektir.

***

'Sen insanı sev ve insanlığa hayran ol! Aç herkese, açabildiğin kadar sineni; ummanlar gibi olsun! İnançla geril ve insana sevgi duy; kalmasın alaka duymadığın ve el uzatmadığın mahzun bir gönül!..'