Sunday, July 27, 2014

Zerreler Hakkında

Ayrıca hava zerrelerinin vazifelerinden birisi de nefislere yelpaze ve canlılara nefes olmaktır. Yani, teneffüsle kanı temizleme, vücut sıcaklığını sağlama ve vücuttan dışarı çıkarken de ağızda harflerin
oluşmasına vesile olmaktır. Bu husus Otuz İkinci Söz’ün Birinci Mevkıf’ının uzun hâşiyesinde şöyle izah edilmiştir:

“Cenâb-ı Hak, insanın bedenini gayet muntazam bir şehir hükmünde yaratmıştır. Damarların bir kısmı (yani sinirler), telgraf ve telefon vazifesini görür. Bir kısmı da çeşmelerin boruları hükmünde kanın dolaşmasına vesiledir. Kanın içinde “alyuvarlar” ve “akyuvarlar” diye iki kısım küre yaratılmıştır. Alyuvarlar, bedenin hücreciklerine erzak dağıtır ve ilâhî bir kanunla –tüccar ve erzak memurları gibi–
hücreciklere erzak yetiştirirler. Akyuvarlar, alyuvarlara göre azınlıktadırlar. Vazifeleri, hastalık ve benzeri düşmanlara karşı asker gibi müdâfaadır. Ne zaman müdâfaaya geçseler, mevlevî gibi iki dönme
hareketi ile hayret verici bir hâl alırlar.

Genelde kanın umumî iki vazifesi vardır: Biri, bedendeki hücrelerin tahribatını tamir etmek. Diğeri, hücreciklerin enkazını toplayıp, bedeni temizlemektir. Toplardamarlar ve atardamarlar namında iki
kısım damarlar vardır. Bir kısmı, sâfî kanı getirir, dağıtır, sâfî kanın kanallarıdır. Diğer kısmı, enkazı toplayan bulanık kanın mecrasıdır ki, şu ikinci kısım ise kanı, nefesin geldiği akciğere getirir.
Cenâb-ı Hak, havada azot ve oksijen olarak iki unsur yaratmıştır. Oksijen ise, nefes içinde kana temas ettiği vakit, kanı kirleten yoğun karbon elementini mıknatıs gibi kendine çeker. Onunla birleşir
ve karbondioksit denilen zehirli bir gaza d.nüştürür. Böylece, hem normal vücut ısısını temin eder, hem kanı tasfiye edip temizler. Çünkü Cenâb-ı Hak, kimya ilminde, kimyevî aşk tabir edilen şiddetli
bir münasebeti oksijen ile karbona vermiştir. Bu iki element birbirine yakın olduğu vakit, o ilâhî kanun ile birleşir. Fennen sâbittir ki, birleşmeden hararet meydana gelir. Çünkü birleşme, bir nevi yanmadır.
O sırrın hikmeti de şudur ki: O iki elementin her birisinin zerrelerinin ayrı ayrı hareketleri var. Birleşme vaktinde her iki zerre, yani oksijenin zerresi karbonun zerresiyle birleşince bir tek hareketle hareket eder. Bir hareket açıkta kalır. .ünkü birleşmeden önce iki hareketti. Şimdi iki zerre bir oldu, yani her iki zerre bir zerre hükmünde bir hareket aldı. Diğer hareket, Cenâb-ı Hakk’ın bir kanunu ile hararete inkılâp etti. Zâten “Hareket, harareti doğurur.” yerleşmiş bir kanundur. İşte bu sırra binâen, insan bedenindeki normal sıcaklık, bu kimyevî birleşim ile temin edildiği gibi, kandaki karbon alındığı için kan da temizlenmiş olur. İşte nefes dâhile girdiği vakit, vücudun hem kanını temizliyor, hem hayat ateşini tutuşturup yakıyor. Çıktığı vakit (boğazdaki ses tellerine dokunarak) ağızda, ilâhî kudretin mu’cizeleri olan kelime meyvelerini veriyor.” (Aslından sadeleştirilerek alınmıştır).