Monday, July 14, 2014

İnsan: Minyatür Bir Kainat


İnsan, minyatür bir kâinattır. “Ne var ise âlemde, âdemdedir âdemde” denildiği gibi kâinatta ne var ise, hepsinin küçücük birer örneği Âdemoğlu insanda vardır. Kâinatın fihristesi olan insan ile kâinat arasında bir karşılaştırma yapacak olursak, büyük büyük varlıkların, küçük misal ve numûnelerinin insanda toplanmış olduğunu görürüz. Mesela Arş-ı Âzam’ın örneği, insanda kalbdir. Lümme-i şeytaniye (şeytanın vesvese v.s. üfürdüğü hortumu) şeytanların varlığına delildir. İnsandaki sır, hafî ve ahfa gibi latîfeler, kâinatta meleklerin ve ruhanilerin varlığına delildir. Hâfızamız, Levh-i Mahfuz’a; hayal duygumuz, misal ve mânâ âlemlerinin varlığına işaret ederler. İnsanda cennetin de cehennemin de küçücük bir numûnesi vardır. Bir günah işlediğimiz veya bir kötülük yaptığımız zaman içimizde cehennem azabını andıran bir pişmanlık azabı hissederiz. Bir ibadet ve bir iyilik yapınca da cennet lezzetlerini andırır bir lezzet ve huzuru içimizde hissederiz.