Thursday, October 10, 2013

Efendimiz (s.a.v.)'le Güreş


Bu kin ve nefretini tatmin etmek ve daha o günden itibaren “rakip” gördüğü Muhammedü’l-Emîn’i insanlar nezdinde “küçük” düşürmek için O’nunla güreşmek istemişti. Kendisinden o kadar
emindi ki bu güreşi, Mekke’deki herkesin görmesini arzu ediyordu. Böyle bir zemin gelip de insanlar bir araya toplandığında babası, amcaları ve ileri gelen ne kadar yakını varsa herkesi oraya davet etmiş ve onlara, nasıl bir “kahraman” olduğunu göstermek istemişti. Gözdağı vermek için öyle “caka” satıyor, öyle bir “peşrev” çekiyordu ki gören, dağları devirip altına alacak zannediyordu.

Ancak sonuç çok farklı gerçekleşmişti; “küçümse”diği, “tepeden”baktığı ve “itibarı”nı yok etmek istediği Muhammedü’l-Emîn, hiç beklemediği bir çeviklikle onu aldığı gibi yere serivermişti!

Onun gibi birisinde bu hâdisenin meydana getirdiği “şok”u tahmin etmek zor değildi; ne mübâlağa ve hamâsetlerle davet ettiği büyüklerinin önünde düştüğü durum, kin ve nefretini bir kat daha artırmış, Muhammedü’l-Emîn’e karşı duyduğu düşmanlık, âdeta zirveye çıkmıştı.

sayfa 31, 32