A’raf Sûresi’nde şeytanın ruh topografyasını çıkarırken, Allah’a karşı duruşunun altındaki en önemli sebebi söyler: Kibir. Öyle bir hastalık ki, Yaradan karşısında bile –hâşâ- kendine duyduğu müthiş bir özgüven ile ‘bana mühlet ver, gör bak’ gibisinden diklenir. Ve sonrası malum, insanın aldanması…
Şeytanı cennetten kovduran şey küfrü değil, kibriydi. İş bu nedenle kibir ve böbürlenme İblis’in en bariz karakteristiğidir.
Bilim her ne kadar meseleyi sebepler dairesine hapsedip, ‘para, makam ve gücün getirdiği davranış bozukluğu’ olarak tarif etse de, mesele daha derin ve insanlığın temel problematiklerinden biridir. Belki de bu nedenle Hazreti Mevlânâ, “Kibir, kendinden habersizliktir.” der.
Aslında sahip olunmayan ve belki de hiç olunamayacak olanı varmış gibi gösterme çabası… Elde edilen güç ile bunun desteklenmesi ve üstünlük taşlanması… Belki kısa süreli bir çalım satma, hava atma, hatta bir takım kazanımlar edinilmesi mümkündür ama şunu söylemek mümkündür ki, kibir en fazla zararı sahibine veren, insan omuzunun taşımayacağı cam kırığı dolu bir çuvaldır. Ruha yapışan böylesi bir manevî virüs, sahibini perişan eder. Kibir öfkeyi, nefreti kısa sürede bulunduğu yere toplar ve manevi bir rende gibi ruhu kemirir durur.
Nedim Hazar
http://www.zaman.com.tr/mahmut-nedim-hazar/en-sevilen-gunah_2214079.html
Şeytanı cennetten kovduran şey küfrü değil, kibriydi. İş bu nedenle kibir ve böbürlenme İblis’in en bariz karakteristiğidir.
Bilim her ne kadar meseleyi sebepler dairesine hapsedip, ‘para, makam ve gücün getirdiği davranış bozukluğu’ olarak tarif etse de, mesele daha derin ve insanlığın temel problematiklerinden biridir. Belki de bu nedenle Hazreti Mevlânâ, “Kibir, kendinden habersizliktir.” der.
Aslında sahip olunmayan ve belki de hiç olunamayacak olanı varmış gibi gösterme çabası… Elde edilen güç ile bunun desteklenmesi ve üstünlük taşlanması… Belki kısa süreli bir çalım satma, hava atma, hatta bir takım kazanımlar edinilmesi mümkündür ama şunu söylemek mümkündür ki, kibir en fazla zararı sahibine veren, insan omuzunun taşımayacağı cam kırığı dolu bir çuvaldır. Ruha yapışan böylesi bir manevî virüs, sahibini perişan eder. Kibir öfkeyi, nefreti kısa sürede bulunduğu yere toplar ve manevi bir rende gibi ruhu kemirir durur.
Nedim Hazar
http://www.zaman.com.tr/mahmut-nedim-hazar/en-sevilen-gunah_2214079.html