Yatırımcı bankerlerle yapılan cömert anlaşma uyarınca Nikola Tesla'nın patent hakları alınacaktı. Bir kaynağa göre Westinghouse Tesla'ya hakları karşılığında avans olarak bir milyon dolar ödemişti. Kontrat imzalandıktan dört yıl sonra patent haklarının 12 milyon dolar değerinde olduğuna yönelik söylentiler yayılmaya başlamıştı. Tesla'nın kendisi başta olmak üzere, gerçek değeri hakkında hiç kimsenin kesin bir fikri yoktu. Uygulamaları çoğaldıkça, alternatif akım sistemi ile çalışan tüm enerji ekipmanları ve motorlarının da patent hakları elde edilecekti. Tesla dünyanın en zengin adamlarından biri olabilirdi.
Yatırımcı banker Westighouse'a telif hakları anlaşmasından kurtulmasını tavsiye etmişti. Aksi takdirde bu yeni yapılanmanın geleceği tehlikeye düşecekti.
Westinghouse bu konuda ayak sürüyordu. Kendisi de bir mucitti ve telif haklarına inanıyordu. Bunun yanı sıra, telif haklarının müşterilerce ödendiğini ve üretim giderlerine dahil edildiğini öne sürüyordu. Ama bankerler ona başka şans tanımamışlardı.
İsteksizce Tesla'yı hayatının en utanç verici görüşmesini yapmak üzere yanına çağıracaktı. (Resmi biyografisinde George Westinghouse bu anekdota hiç yer vermeyecektir.) Tesla ve Westinghouse arasındaki anlaşma her iki adamın da iyi niyetine dayanarak yapılacaktı. Tesla, hiç şüphe yok ki, mahkemeye başvurabilir ve olumlu bir sonuç alabilirdi. Ama bunu Westinghouse'un şirketini kaybetmesi pahasına yapması kime ne kazandırırdı?
Her zaman olduğu gibi Westinghouse hemen sadede gelmişti. Sorunu şöyle açıklayacaktı Tesla'ya: "Kararın Westinghouse şirketinin geleceğini belirleyecektir."
Tesla'nın tüm hayatını çalıştığı yeni alanda yaptığı araştırmalar kaplıyordu. Para, eline geçtikçe kullandığı bir araçtan fazla bir şey ifade etmiyordu onun için. Ama eline ne kadar geçtiğini de pek bilmiyordu. Onun için para yaradığı iş kadar değerliydi, kendi başına bir değeri yoktu.
"Peki, tut ki seninle yaptığım anlaşmadan feragat etmeyi reddettim, o zaman ne yaparsın?" diye sordu Tesla.
Westinghouse ellerini açtı ve şöyle cevap verdi: "Bu durumda bankerlerle görüşmen gerekir çünkü benim hiçbir etkim kalmayacaktır."
"Ve eğer anlaşmadan vazgeçersem, şirketini kurtaracak ve kontrolü elinde tutacaksın. Tüm dünyaya benim çok fazlı sistemimi yayma planlarını uygulamaya devam edeceksin, öyle mi?"
"Senin çok fazlı sisteminin elektrik alanında dünyanın gelmiş geçmiş en önemli buluşu olduğuna inanıyorum" dedi Westinghouse. "Şu anki zor duruma neden olan da benim bu sistemi tüm dünyaya yaymak istememdir. Ama her ne olursa olsun, ülkeyi alternatif akımın temelleri üzerinde yükseltmek planımdan vazgeçmeyeceğim."
Bir iş adamı olmayan Tesla, Westinghouse'un ekonomik durumu hakkındaki değerlendirmelerine itiraz edemezdi ama ona güveni tamdı. "Bay Westinghouse, siz hep benim dostum oldunuz, diğerleri beni önemsemezken siz bana inandınız, yolunuza devam edebilecek kadar cesursunuz. Diğerlerinin cesareti yoktu, oysa siz, kendi mühendisleriniz dahi geleceği sezebilecek kabiliyetten yoksun iken, benimle birlikte ileriyi görebildiniz; hep benim yanımda oldunuz... Şirketinizi kurtaracaksınız. Böylece benim icatlarımı geliştirebilirsiniz. İşte sizin kontratınız ve işte benimki; şimdi her ikisini de yırtıp atacağım ve sizin de başınız benim telif haklarım yüzünden daha fazla ağrımayacak. Bu yeterli mi?"
Westinghouse Şirketi'nin 1897 yılı yıllık kayıtlarına göre Tesla'ya telif haklarının satışı ve daha sonraki ödemelerden vazgeçmesi karşılığında 216.600 dolar ödenmiştir.
Kontratı kırarak Tesla yalnızca halihazırda kazanılan haklarından vazgeçmekle kalmıyor, gelecektekilerden de feragat ediyordu. Gelmiş geçmiş tüm sanayi tarihi süresince, eğer enayilik değilse bile, eşi emsali bulunamayacak türden bir cömertlikti bu. Bir on yıl daha rahat yaşayabilecekti ama neden sonra araştırma geliştirme çalışmaları için gereken para kısılmaya başlanacaktı. Bu şekilde toplum kim bilir ne denli büyük keşiflerden mahrum kalacaktı.
Yatırımcı banker Westighouse'a telif hakları anlaşmasından kurtulmasını tavsiye etmişti. Aksi takdirde bu yeni yapılanmanın geleceği tehlikeye düşecekti.
Westinghouse bu konuda ayak sürüyordu. Kendisi de bir mucitti ve telif haklarına inanıyordu. Bunun yanı sıra, telif haklarının müşterilerce ödendiğini ve üretim giderlerine dahil edildiğini öne sürüyordu. Ama bankerler ona başka şans tanımamışlardı.
İsteksizce Tesla'yı hayatının en utanç verici görüşmesini yapmak üzere yanına çağıracaktı. (Resmi biyografisinde George Westinghouse bu anekdota hiç yer vermeyecektir.) Tesla ve Westinghouse arasındaki anlaşma her iki adamın da iyi niyetine dayanarak yapılacaktı. Tesla, hiç şüphe yok ki, mahkemeye başvurabilir ve olumlu bir sonuç alabilirdi. Ama bunu Westinghouse'un şirketini kaybetmesi pahasına yapması kime ne kazandırırdı?
Her zaman olduğu gibi Westinghouse hemen sadede gelmişti. Sorunu şöyle açıklayacaktı Tesla'ya: "Kararın Westinghouse şirketinin geleceğini belirleyecektir."
Tesla'nın tüm hayatını çalıştığı yeni alanda yaptığı araştırmalar kaplıyordu. Para, eline geçtikçe kullandığı bir araçtan fazla bir şey ifade etmiyordu onun için. Ama eline ne kadar geçtiğini de pek bilmiyordu. Onun için para yaradığı iş kadar değerliydi, kendi başına bir değeri yoktu.
"Peki, tut ki seninle yaptığım anlaşmadan feragat etmeyi reddettim, o zaman ne yaparsın?" diye sordu Tesla.
Westinghouse ellerini açtı ve şöyle cevap verdi: "Bu durumda bankerlerle görüşmen gerekir çünkü benim hiçbir etkim kalmayacaktır."
"Ve eğer anlaşmadan vazgeçersem, şirketini kurtaracak ve kontrolü elinde tutacaksın. Tüm dünyaya benim çok fazlı sistemimi yayma planlarını uygulamaya devam edeceksin, öyle mi?"
"Senin çok fazlı sisteminin elektrik alanında dünyanın gelmiş geçmiş en önemli buluşu olduğuna inanıyorum" dedi Westinghouse. "Şu anki zor duruma neden olan da benim bu sistemi tüm dünyaya yaymak istememdir. Ama her ne olursa olsun, ülkeyi alternatif akımın temelleri üzerinde yükseltmek planımdan vazgeçmeyeceğim."
Bir iş adamı olmayan Tesla, Westinghouse'un ekonomik durumu hakkındaki değerlendirmelerine itiraz edemezdi ama ona güveni tamdı. "Bay Westinghouse, siz hep benim dostum oldunuz, diğerleri beni önemsemezken siz bana inandınız, yolunuza devam edebilecek kadar cesursunuz. Diğerlerinin cesareti yoktu, oysa siz, kendi mühendisleriniz dahi geleceği sezebilecek kabiliyetten yoksun iken, benimle birlikte ileriyi görebildiniz; hep benim yanımda oldunuz... Şirketinizi kurtaracaksınız. Böylece benim icatlarımı geliştirebilirsiniz. İşte sizin kontratınız ve işte benimki; şimdi her ikisini de yırtıp atacağım ve sizin de başınız benim telif haklarım yüzünden daha fazla ağrımayacak. Bu yeterli mi?"
Westinghouse Şirketi'nin 1897 yılı yıllık kayıtlarına göre Tesla'ya telif haklarının satışı ve daha sonraki ödemelerden vazgeçmesi karşılığında 216.600 dolar ödenmiştir.
Kontratı kırarak Tesla yalnızca halihazırda kazanılan haklarından vazgeçmekle kalmıyor, gelecektekilerden de feragat ediyordu. Gelmiş geçmiş tüm sanayi tarihi süresince, eğer enayilik değilse bile, eşi emsali bulunamayacak türden bir cömertlikti bu. Bir on yıl daha rahat yaşayabilecekti ama neden sonra araştırma geliştirme çalışmaları için gereken para kısılmaya başlanacaktı. Bu şekilde toplum kim bilir ne denli büyük keşiflerden mahrum kalacaktı.