“Küfürde direten ve kâfir olarak ölenlere (Cehennem’de azap görürlerken) şöyle seslenilir: “Allah’ın size olan ‘buğz u nefret’i sizin şu anda, (Cehennem’e girmeye sebep bizzat kendiniz olduğunuz için) kendinize olan buğz ve nefretinizden daha şiddetlidir.” (Mü’min 10)
Kâfirler, Cehennem azabını hak eden, Cehennem’e girmelerine sebep bizzat kendileri olduğu için kendilerinden nefret edeceklerdir. Ne var ki, küfür ve/veya şirk, hem Allah’a, hem başta Allah (c.c.) olmak üzere bütün iman esaslarına şahitlik yapan, delil teşkil eden topyekün kâinata ve hem de yeryüzünde şuurlu varlıkların yaratılmasından Kıyamet’e kadar gelmiş gelecek ve içlerinde yüzbinden fazla peygamber, milyonlarca evliya bulunan bütün mü’minlere karşı işlenmiş öylesine büyük bir suç ve günahtır ki, sebep olduğu Allah’ın “buğz” ve “nefret”i elbette kâfirlerin kendilerine olan buğz ve nefretini kat kat aşacaktır. Dolayısıyla bu âyet, esasen küfür ve şirkin emsalsiz çirkinliğini ifade etmektedir.